Sağlık sistemlerinin; yalnız insanların sağlığını iyileştirmek değil, onları hastalığın finansal masrafına karşı korumak ve onlara saygıyla davranmak gibi bir sorumluluğu da vardır.
Sağlık sisteminin literatürde değişik tanımları bulunmakla birlikte, en geçerli tanım olarak DSÖ’nün tanımlaması gösterilebilir. DSÖ’nün hazırladığı 2000 yılındaki Dünya Sağlık Raporuna göre sağlık sistemi, toplumların sağlık durumlarını korumak ve geliştirmek için faaliyet gösteren bütün organizasyon ve kaynakların toplamıdır. Sağlık sistemleri; amacı sağlığı korumak, iyileştirmek ya da geliştirmek olan her türlü faaliyet olarak tanımlanabilir.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre bir ülkenin sağlık sistemi, herkese gerekli olan sağlık hizmetinin yüksek kalitede verilmesini sağlayacak şekilde tasarlanmalıdır. Bu hizmet etkili, karşılanabilir maliyette ve toplumca kabul gören tarzda olmalıdır. Her ülkenin bu faktörleri göz önünde bulundurarak kendi özgün sağlık sistemini geliştirmesi önerilmektedir. Bu özgün sistem kurulurken her ülke kendi daimî dönüşüm sürecini de başlatmak zorundadır. Programın politik ve metodolojik hazırlıkları yapılırken sağlık politikalarının değişim sürecinin sağlıklı işlemesini sağlayacak aşamalı ve süreklilik arz eden bir politika döngüsü tasarlanmaktadır. Buna göre önce sorunlar tanımlanmakta, bu sorunlara zemin oluşturan şartlar analiz edilmekte, sorunu çözmeye yönelik politikalar geliştirilmekte, bu politikaları hayata geçirecek politik kararlar verilmekte ve ardından bu kararlar uygulanmaktadır. Devamında, çizilen etik çerçeve içinde yürütülen bu politikaların sonuçları değerlendirilmektedir.
Sağlık sistemlerinin; yalnız insanların sağlığını iyileştirmek değil, onları hastalığın finansal masrafına karşı korumak ve onlara saygıyla davranmak gibi bir sorumluluğu da vardır. Dolayısıyla sağlık sistemlerinin üç temel amacı vardır. Bunlar:
- Hizmet verdikleri nüfusun sağlığını geliştirmek,
- İnsanların beklentilerine cevap vermek,
- Hastalık-sağlığın masraflarına karşı mali koruma sağlamak.
DSÖ’nün 2000 yılında hazırladığı raporda bir sağlık sisteminin dört ana unsuru olduğunu belirtmiştir. Bunlar yönetim (hükümetler), finansman, kaynak oluşturmak ve hizmet sunumudur. Sağlık sistemleri, Şekil 1’de görüldüğü gibi; yönetim, örgütleme, finansman ve hizmet sunumu fonksiyonlarından oluşmaktadır. Bu fonksiyonlar, aynı zamanda sağlık sisteminin bileşenlerini oluşturmaktadır.
Sağlık sistemleri, hastaneler dâhil tüm sağlık kurumlarını bünyesinde barındıran ve diğer birçok sistemden doğrudan veya dolaylı olarak etkilenen sistemlerdir.
Sağlık sistemleri, temel amacı bireysel ve toplumsal sağlığı iyileştirmek olan tüm bireyleri, örgütleri, kurumları ve kaynakları kapsamaktadır. Çoğu ülkede; kamu, özel, geleneksel ve informal birçok sektör bu sistemin bir parçasıdır. Sağlık sistemlerini oluşturan tüm bu parçaları; yönetim, kaynakları örgütleme, finansman ve hizmet sunumu başlıkları altında toplamak mümkündür.
- Yönetim
Yönetim, örgütün geleceğini planlama, örgütü yönlendirme ve kontrol etme faaliyetleri ile örgütün fonksiyonlarının düzgün bir şekilde işlemesinin ve örgüt çalışanlarının verimli bir şekilde çalışmalarının sağlanması olarak tanımlanabilir. Sağlık sistemlerinde yönetim bileşeni her geçen gün önem kazanmaktadır, zira sağlık sektörü birçok ülkede, ülke ekonomilerinin önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Sağlık sektörünün ülke ekonomilerindeki ağırlığına bakıldığında, son 60 yıllık zaman diliminde hızlı bir artış içine girdiği görülmektedir. Gelişmiş birçok ülkede sağlık hizmetleri endüstrisi, ekonominin %8 ile %15 arasında değişen büyüklükte bir kısmını oluşturmaktadır ve bu ülkelerde, yaklaşık her on kişiden biri sağlık sektöründe istihdam edilmektedir. Sağlık sistemlerinin böyle devasa bir büyüklüğe ulaşması, söz konusu sistemlerin etkili ve verimli bir şekilde yönetilmesi gereğini ortaya çıkarmıştır.
Yönetim, doğası gereği ulusal sağlık sisteminin özelliklerini belirlemede önemli bir role sahiptir. Hükümetler sağlık sistemini finanse etme, satın alma ve işlemi teslim etme gibi kavramsal çerçeveleri ve ilkeleri belirler. Dünya Sağlık Örgütünün (2004) belirttiği üzere, devletin liderliği, vizyonu ve yönetimi ile vatandaşlarla olan ilişkisi ulusal sağlık sistem bileşenlerinin genel stratejik çerçevesini belirlemeye yardım eder.
Kamu sağlık yönetiminin üç ana amacı olup, yönetciler bu amaçlara farklı yöntemlerle ulaşabilirler. Birinci amaç, verimliliği ve kapasiteyi artırmak; mesela bunun için hastanelerin hizmet bedellerinin ödeme şeklini değiştirebilirler. İkincisi amaç, tıbbi tedavi sunumunu rekabetin olumsuz yönlerinden korumak; mesela bunun için ruhsat verme ve akreditasyon yoluyla minimum kalite standartlarını belirleyebilirler. Üçüncü amaç, bekleme sürelerini kısaltmak; mesela bunun için fiyat tarifeleri, tedavi yönergeleri ve protokolleri düzenleyebilir ve kalite güvence denetimini üstlenebilirler.
- 2-Kaynakları Örgütleme
Her sistem, oluşabilmek ve devamlılığı sağlamak için kaynaklara ihtiyaç duyar. Sağlık sisteminin de oluşabilmesi ve devamlılığını sağlayabilmesi için ilk olarak kaynaklara ihtiyaç vardır. Bu kaynaklar; insan kaynakları (sağlık hizmetlerini verebilecek kişiler; hekimler, hemşireler, eczacılar, yöneticiler vb.), sağlık tesisleri (sağlık hizmetini verecek olan kişilerin bulunabileceği yerler; hastaneler, sağlık merkezleri, laboratuvar vb.), sağlık hizmet sunum kaynakları (hastalıkların teşhisine ve tedavisine yarayan unsurlar; ilaç, teçhizat, malzeme vb.) ve sağlık eğitimi (hastalıkların teşhisinde ve tedavisinde, sağlığı iyileştirme ve hastalıkları önleme ile ilgili gelinen bilimsel bilgi düzeyi) oluşmaktadır.
Kaynaklar, sistemlerin oluşabilmesi için elzem olmakla birlikte tek başına yeterli değildir; bu kaynakların örgütlenmesi de gerekir. Örgütleme, amaca ulaşma doğrultusunda işi yapacak kişiler ile araç-gereç ve yöntemleri belirlemek ve amaca ulaştıracak yapıyı kurma eylemlerini saptamak olarak tanımlanabilir. Daha önce de bahsedildiği gibi sağlık sistemleri, diğer birçok sistemden etkilenmektedir; diğer birçok sistem sağlık sistemine başta personel girdisi olmak üzere hizmet üretimi ve sunumu için gerekli girdileri sağlar. Bu girdiler, sağlık sisteminin kaynaklarını oluşturmaktadır ve sağlık hizmetlerinin istenilen miktarda ve kalitede üretilmesi, sunulması ve finanse edilebilmesi için bu kaynakların doğru bir şekilde örgütlenmesi gerekir.
- 3-Sağlık Hizmet Temini
Sağlık hizmeti temini (ya da tahsisat) fonksiyonu ise, elde edilen gelirlerin hizmet sunucularına verdikleri hizmetler karşılığı çeşitli ödeme yöntemleri kullanılarak tahsis edilmesidir. Sağlık hizmet satın alımında karşı karşıya kalınan üç temel problem vardır. Bunlar; hangi hizmet paketinin, kimin için ve nasıl satın alınacağıdır. Satın alma örgütlerinin büyüklüğü sadece ölçek ekonomileri bakımından sağlanan yönetsel yararlar değil, aynı zamanda fiyat ve kalite bakımından pazarlık kapasitesinin artması nedeniyle önemlidir.
Sağlık sistemlerinde sağlık hizmeti satın alınırken; hangi hizmetlerin nasıl satın alınacağına karar vermek çok önemlidir. Çünkü ödeme metodu, tedarikçileri harekete geçiren ve sonucunda sundukları hizmetlerin kalite ve maliyetini etkileyen farklı özendirici metotları içermektedir. Goodwin ve diğerleri (2006) satın alma metotlarını üçe ayırmaktadır:
- Tedavi için yapılan tüm harcamaların geçmişe dönük olarak ödenmesi, örneğin hizmet başına ödeme
- Sabit bir ücret planı çerçevesinde bütün faaliyetler için ödeme, örneğin Sağlıkla İlişkili Gruplar (HRG) ve Teşhis İlişkili Gruplar (DRG)
- Sabit bütçe kullanarak gelecekteki umulan (olası) harcamaları temel alan geleceğe dönük ödeme, örneğin maaşla personel istihdam etme, global bütçe ve kişi başına ödeme.
Ulusal sağlık sistemlerinin uygulama kararları hizmetin sağlanmasındaki eşitlik ve etkinliği etkileyebilmektedir. Bu nedenle satın alma süreci iyi tasarlanmış ve yönetilebilir bir süreç olmalıdır. Bir sağlık sistemi kaynaklarını akılcı bir şekilde pay etmiyor ve harcama yapmıyorsa, sistemde verimsizlik oluşacaktır.
- 4-Finansman
Sağlık hizmetleri finansmanı, sağlık hizmetlerinin istenilen düzeyde üretilmesi ve sunulması için gerekli fon kaynaklarının piyasa kaynakları veya kamusal kaynaklarla sağlanmasıdır. Sağlık hizmetleri finansmanı, gelir elde etme, elde edilen gelirleri bir havuzda toplayarak fon oluşturma ve bu fonda toplanan gelirlerle hizmet satın alma fonksiyonlarından oluşur. Gelir elde etme fonksiyonu, sağlık harcamalarının maliyetlerini karşılamak için gerekli finansal kaynakların elde edilmesidir.
Sağlık sisteminde finansman kaynakları vergi (doğrudan ve dolaylı) gelirleri, zorunlu (sosyal sigorta) veya isteğe bağlı sigorta (özel sigorta) primleri, tıbbi tasarruf hesapları, cepten ödemeler ile kredi, hibe ve bağışlar olabilir. Ulusal sağlık sistemleri genellikle hakim olan gelir toplama türüne göre sınıflandırılır. Şöyle ki; Fransa ve Almanya sağlık sistemleri temel fon kaynağı olarak sosyal sigortayı kullandıkları için sigorta temelli sistemler olarak tanımlanır. Benzer şekilde, Birleşik Krallık ve İsveç genellikle vergi temelli sistemler; ABD ise özel sağlık sigorta temelli sistemler olarak tanımlanırlar.
Sağlık sistemlerinde finansman, sağlık hizmetlerinin kaliteli bir şekilde sunulabilmesi için önemli bileşenlerden olup, sağlık harcamalarının her geçen gün artması sebebiyle tüm ülkeler için önemli bir konudur.