Ülkemizde dental medikal ürünlerin büyük bir ihracat potansiyeli bulunmakta. Bu alanda çok deneyimli bir tedarikçi kültürüne sahibiz.
Medikal endüstrisinin önemli bir iştigal alanı olan diş tedavi ürünleri, ülkemizde gün geçtikçe yerlilik oranını artıran ve içerisinde fırsatlar barındıran bir sektör haline gelmiştir.
Ağız sağlığının ne kadar önemli olduğunu ve genel sağlığımızla ne kadar güçlü bir şekilde bağlantılı olduğunu herkesin bilmesine rağmen pek çok kişi diş hekimine gitmeye çekinmektedir. Teknolojide yaşanan gelişmelere diş hekimleri ve hastalar açısından bakıldığında, uygulanacak tedavinin yöntem ve süreçleri üzerinde büyük etkisi olacaktır.
Yeni teknolojiden tedaviye gelişmeler…
Sanal gerçeklikten yapay zekâya, yeni teknolojilerden tedaviyi kolaylaştıran ürünlere kadar, diş hekimliğinde gelecekte ağız sağlığına yönelik uygulamalar sayesinde birçok şey değişecekmiş gibi gözüküyor. Karar destek sistemleri ile çekilen ağız içi röntgenlerinin yorumlanması, konulacak teşhis ve tedavi planlamasının yapılması gibi uygulamalar kullanılmaya başlandı bile diyebilirim. Örneğin, 4-5 seans tedaviye giderek yaptırdığınız protezlerinize belki de bir saat gibi kısa bir süre içerisinde 3D yazıcılar vasıtası ile sahip olabileceksiniz. Ya da diş tedavisi ihtiyacı olan hastalar, yaşlılar ve diş hekimine gitme konusunda isteksiz olan kişiler mobil uygulamalar sayesinde bulundukları ortamlardan Tele-Dentist konsültasyon hizmetinden yararlanabilecekler.
Bir diğer gelişim alanı ise son tüketicilere yönelik günlük ağız hijyeninizi optimize etmek için kullanılan ürünlerdir. Bildiğiniz çok meşhur markalar çeşitli ürünler ile piyasaya girmiştir. Günümüzde sağlık verisi artık her yerde ve kesintisiz elde edilmekte. Hem dişlerinizi düzenli fırçalamanızı sağlayan hem de ağız sağlığını takip ederek verileri kaydeden akıllı diş fırçası prototipleri hazır bile.
Dental ürünlerin ihracat potansiyeli
Bahsettiğim yenilikler ile gelecekte sektörün içinde barındırdığı fırsatları dile getirmek istedim. Günümüze bakacak olursak ülkemizde dental medikal ürünlerin büyük bir ihracat potansiyeli bulunmakta. Bu alanda çok deneyimli bir tedarikçi kültürüne sahibiz. Ayrıca gelişen sağlık turizmi alanı da dental sektöre başka bir ufuk açtı diyebilirim. Dünyada diş tedavi süreçlerinde kendi kendine yete bilen birkaç ülke var. Bunların başında A.B.D. ve Almanya gelmekte. Bu durum bize gösteriyor ki birçok ülke ithalat yapmak zorunda. İyi bir strateji ile dünyada oluşan talebi karşılamak mümkün. Pazara girebilmek için öncelikli olarak derneklerin ve sektörel birlikteliklerin ortak hareket ederek uluslararası fuarlar ile yerli üreticilerimizin buluşturulması gerekmekte. DİŞSİAD ve İKMİB bu faaliyetleri oldukça başarılı bir şekilde yapıyor. Hatta ileriki günlerde oluşturulacak benimde içerisinde bulunduğum İKMİB medikal komite ismi medikal dental komite olarak değiştirildi.
Yerli ürünlere pozitif ayrımcılık olmalı
Evet, birçok fırsat var. Üreticilerin bu fırsatları yakalayabilmesi için önce kendi ülkesinde başarılı olması gerekli. Üniversite iş birlikleri çok önemli. Diş hekimlerimizin yerli ürünlere pozitif ayrımcılık yapması gerekiyor. Asıl yük ve sorumluluk ise piyasa oyuncularının üzerinde. Kalite, kalite, kalite. Asla kaliteden ödün verilmemeli. Artık dünyada hemen hemen her şeyi üretmek mümkün. Devir organizasyon devri. Mutlaka yönetim organizasyon yapılarına yatırım yapmalı ve kurumsal yapılar güçlendirilmeli. Aksi halde şu an esen rüzgâr azaldığında gemiyi yürütmek oldukça zor olacak diyebilirim.