Gazi Grup Yönetim Kurulu üyesi Ömer Tuğrul Dal:
“Gazi Grup, Laboratuvar sektöründe emin adımlarla ilerliyor”
İkinci nesil olarak bayrağı kuruculardan devralıp yaptıkları işi istihdam odaklı global firma olarak büyütme politikasını izleyen Gazi Grup Yönetim Kurulu üyeleri Ömer Tuğrul Dal ve Ahmet Selçuk Dal kardeşler eğitim ve donanımları ile sektörde kendilerini geliştirerek, dünyaya açılmayı hedefliyor. Gazi Grup Yönetim Kurulu üyeleri Ömer Tuğrul Dal ve Ahmet Selçuk Dal çalışmaları ile ilgili sorularımızı cevaplandırdı:
Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Ömer Tuğrul Dal: İlk, orta ve liseyi Gaziantep’te tamamladım. Üniversite eğitimimi Pamukkale Üniversitesi İnşaat Mühendisliği alanında yaptım. Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nde İnşaat Mühendisi alanında da master yaptım. Açık Öğretim Fakültesi İşletme mezunuyum aynı zamanda. 2009 yılından bu yana iş hayatının içerisindeyim. 4 senelik İnşaat sektörü deneyimim sonrası Grup firmamızda çalışmaya başladım.
Gazi Grup ne zaman kuruldu? Faaliyet alanından bahseder misiniz?
Ömer Tuğrul Dal: Gazi Grup 1987 yılında Mehmet Dal ve Derviş Dal kardeşler tarafından Gaziantep’te kurulmuş olup, kuruluşundan itibaren sağlık sektöründe lider konumunda. Laboratuvar hizmet sağlayıcısı, tıbbi cihaz distribütörü ve hastanelerin genel ihtiyaçlarında çözüm ortağı olarak hizmet veren Gazi Grup, Laboratuvar Hizmet ve Operasyonları, Tıbbi Cihaz Dağıtımı ve Hastane Yönetimi alanlarında hizmet veriyor. İstanbul, Ankara, İzmir, Gaziantep, Bursa ve Adana’da faaliyet gösteren Gazi Grup, Gaziantep’te fizik tedavi merkezi, Adıyaman’da da 100 yataklı Özel Park Hospital ile Türkiye’nin önemli kentlerinde sağlık alanlarında güzel hizmetler veriyor. Gazi Grubun ana müşterileri; Kamu ve Özel Hastaneler, Üniversite Hastaneleri, Hastane Laboratuvarları ve Şehir Hastaneleridir. Bünyemizde beraber yol aldığımız finans, muhasebe, insan kaynakları, hukuk, satış, teknik servis hizmeti, halkla ilişkiler ve lojistik birimleri olarak yaklaşık 1.000’e yakın çalışma arkadaşlarımızla beraber daha kaliteli, daha iyi ve daha sağlıklı bir dünya anlayışıyla hizmet vermeye devam etmekteyiz. İstihdam hedefimiz ise 2.000 kişidir. Öncelik politikamız olarak istihdam öne çıkmaktadır.
Mümessillikleriniz neler?
Ömer Tuğrul Dal: Gazi Grup; Siemens, Bio-Rad Merit Medical, Becton Dickinson, Biomerieux, Flexicare, Ortho, Livanova, Corcym, Abbot POC, Massimo, 3M, Coloplust, Microport, Fang, Berika Medikal firmaların distribütörlüğünü yapmanın yanı sıra Sağlık Bakanlığı ile koordineli çalışarak sektöre önemli hizmetler vermekte. Sağlık Bakanlığı’nın en büyük tedarikçilerinden birisi olan firmamız özellikle laboratuvar sektöründe adından söz ettiriyor. Gazi Grup olarak sağlıkta Türkiye’deki en etkili firmalardan birisiyiz. Gazi Grup firmalarımız içerisinde toplam 12 şirketimiz var. Adana, İzmir, Ankara, Bursa, Gaziantep ve İstanbul’da da ofislerimiz mevcut. Genel olarak laboratuvar sektörüne ağırlık veriyoruz. Laboratuvar sektöründe Türkiye üzerinde ilk 3 firmadan birisiyiz. Siemens firmasının diagnostik sektöründe 57 ilde bayiliğini yapmaktayız. Bio-Rad firmasının tüm Türkiye distribütörlüğünü yapmaktayız. Kardiyoloji olarak Merit Medikal’in distribütörlüğü, Kan Gruplama olarak Ortho Medikal, Mikrobiyoloji alanında Biomerieux, Oksijenatör olarak Livanova, Sarf grubunda kan alma tüplerinde BD bayiliği yapmaktayız.
“SERUM SETİ VE BİRÇOK ÜRÜNÜ ÜRETECEĞİZ”
Serum seti üretiminiz olacak sanırım?
Ömer Tuğrul Dal: Grup firmalarımızdan Türev Medikal ile Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’nde 5.000 metrekare kapalı alanda üretime başlayacağız. Şu anda belgelendirme aşamasındayız. Serum setleri, infüzyon pompaları, akış devreleri, perkutan setler, aspirasyon sondası, nezogastrik sonda, neleton sonda, beslenme sondası, ekstranal tübing set üretimine yakın zamanda başlayacağız. İlgili üretimlerden sonra özellikle sağlık alanında kullanılan plastik grubu sarf ürün üretimine başlayacağız. Üreteceğimiz ürünlerin çoğunun satışını zaten yapmaktayız. Dışa bağımlılığı azaltmak adına kendimizin direk sattığı ürünleri üretmenin hem bizlere hem de halkımıza daha faydalı olacağına inanmaktayız; Dedik ki; biz daha ziyade sarf grubu, cerrahi grup olarak üretime ağırlık verelim. Serum setleri, infüzyon pompaları, ondan sonra akış devreleri, peruktan setler bunların üretimine daha çok yoğunluk verdik. Birebir hastayla iç içe olan ürünleri üretmeyi hedefledik.
Yurt dışında da önemli işleriniz var. Örneğin Özbekistan’a laboratuvar kuruyorsunuz. Bu konuda neler söylersiniz?
Ömer Tuğrul Dal: Gazi Grup olarak yurt dışında da önemli hamleler yapıyoruz. Özbekistan’a bir laboratuvar kuracağız. Tacikistan’da laboratuvarımız var. Sağlık Bakanlığımızın desteğiyle ve Tacikistan Sağlık Bakanlığı ile beraber laboratuvar kurduk. Büyük bir laboratuvar. Yaklaşık 1.500 metrekarelik bir alanda hizmet veriyor, Yeni cihazlarımızla, yeni sistemlerle ve yeni bir yaklaşımla laboratuvarımızı çalıştırıyoruz. Kan tahlillerin hemen hepsini bu laboratuvarımızda yapabiliyoruz. Kendileri daha önce çok eski sistemlerle çalışıyorlardı fakat şu an gayet iyi durumdalar. Şu anda da Özbekistan’da bir çalışmamız var. Özbekistan’a da böyle bir laboratuvar kuruyoruz. Yeni teknolojik sistemlerle büyük bir laboratuvar olacak.
“MEDİKAL SEKTÖR ÇOK İLERİDE”
Ülkemizin sağlıkta geldiği noktayı değerlendirir misiniz?
Ömer Tuğrul Dal: Türkiye sağlık sektöründe gayet iyi durumda. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde başlatılan Şehir Hastaneleri projeleri ile Avrupa ile yarışacak düzeyde diyebiliriz. Afrika ve Doğu Türkmen ülkelerinde sağlık neredeyse yok; bizler devlet desteğiyle buralara hizmet götürmeyi amaçlıyoruz. Türkiye Avrupa’yla yarışır düzeyde derken de Avrupa’daki en büyük sıkıntı şu; sağlık çok pahalı. Bizim devletimizin bize verdiği en güzel imkân bu. Avrupa’da bir hastaneye herhangi bir tedavi veya işlem için gitseniz yüksek meblağlarda ödeme ile karşılıyorsunuz. Ama bizim ülkemizde bu işlemler ücretsiz. Bu da bizim ve halkımız için çok büyük bir imkân. Devlet hastanemizde ücretsiz kan tahlilleridir, tedavilerdir, tüm imkânlar mevcut. Bunların hepsini yapabiliyorsunuz ameliyatlar dahil ama Avrupa’da bunun tam tersi. Çok korkunç paralar ödeniyor. Sağlık sigortanız yoksa eğer Avrupa’da en küçük bir tedavi için aşırı yüksek meblağlar ödemek zorundasınız.
Türkiye’de medikal sektör çok ileride. Bu alanda Sağlık Bakanlığı’nın bütçelerinde her yıl artışlar gözleniyor. Sektörü en çok etkileyen durum dövizdeki hareketlilik. Türkiye’de sağlık sektörü çok ileri düzeyde. Halkımızın bunun farkına varmasını istiyoruz. Mesela son yıllarda ardı ardına açılan Şehir Hastaneleri (PPP) kamu özel ortaklığı olarak halkımızın hizmetine sunulmuş son teknolojiye sahip ekipmanları ile yeni yüzyılın projeleridir. Sağlık Bakanlığımızın buna ayırdığı bütçelere bakarsanız zaten her yıl bir artış var. Son üç yılda Bakanlık bütçesi 90 milyar TL’lerden şu anda 216 milyar TL’lere çıktı.
DÖVİZ DALGALANMALARI
Sektördeki sıkıntılar neler? Biraz anlatır mısınız?
Ömer Tuğrul Dal: Sağlık sektöründe hizmet veren Grup firmalarımız dâhil tüm medikal firmalar artarak devam eden döviz kur dalgalanmasının bir güven endeksi vermemesinden dolayı özellikle finansal açıdan oldukça zorlu ve sıkıntılı bir dönem geçirmektedir. Covid-19 pandemi dönemi ile beraber Global taşımacılık sektöründe artan navlun bedelleri, ithalat aşamasındaki yüksek maliyetler ve döviz kur artışlarından dolayı iç piyasada satış yaptığımız ürün kalemlerindeki karlılık marjı yok denecek seviyelere gelmiştir. Son iki yıldır artan kur ve diğer finansal girdiler (yakıt maliyeti, asgari ücret artışları, kargo-nakliye giderleri) alınan kamu ihalelerinde zarar etme noktasına getirmiştir. Kamu hastaneleri tarafından medikal firmaları olabildiğince yüksek kar marjlı fiyatlar vererek satış yapıldığını belirtmektedir. Bu doğru bir yaklaşım değildir. Biz medikal şirketler olarak hastaların sıkıntı yaşamaması için hassas davranıyoruz. Fakat aldığımız kamu ihalelerinde artan döviz kuruna bağlı olarak medikal şirketler kar etmemekle beraber, döviz kurunun sürekli artışına rağmen ihale esasına göre bir yıl ya da iki yıl sabit fiyat ile ilerlenmesi ve akabinde de aynı ihale üzerinden %20 mal fazlası talebi yapılması belimizi bükmektedir. Sağlık Bakanlığı’na ayrılan bütçeler de yıllara göre artış olmasına rağmen medikal şirketlerin kamu ihalelerinden kaynaklı alacaklarının düzenli olmaması bizleri malzeme tedarik süreçlerinde kredi borçlanmasına zorlayıp finansal sıkıntılar yaşatmaktadır. Devletimiz olarak Sağlık Bakanlığımızın bütçesinin her sene hasta sağlığını öne çıkaracak şekilde arttığını, yaptığı çalışmaların ne kadar önemli olduğunu ne kadar hassas şekilde sağlığa yatırımın devam ettiğini yıllık bütçe artışlarına göre de ölçebiliriz. Yapılan yatırımların büyüklüğünü Kamu-Özel ortaklığı olarak projelendirilen PPP (Şehir Hastaneleri) olarak da gözlemleyebiliriz. Devletimizin benimsediği politika olarak önceliğin hasta sağlığı olduğu olan ülkemizde; ana tedarikçi olarak yer aldığımız sistemde bizlere verilen desteğin yeteri kadar olmadığı göze çarpmaktadır. Üniversite hastanelerinde ödeme vadelerinin uzun olması, vadesi gelen alacakların bile uzatılması söz konusudur. Medikal şirketler olarak Kamu kuruluşlarında ödeme vadesinin 90 gün ile sınırlandırılması gerekmektedir. Bu yaklaşım Sağlık Bakanlığına bağlı tüm kurum ve kuruluşların, Üniversite hastanelerinin daha uygun fiyatlarla ve daha kısa sürede ürün tedarik etmelerine imkân verecektir. Bu da kamu yararı ve vatandaşımızın sağlığa ulaşımının daha kolay olmasını sağlayacaktır. Bu şekilde bizler için piyasada oluşan kötü intiba da ortadan kalkacaktır. Devletimizden medikal ve ana tedarikçiler olarak beklentilerimiz, gerekli desteğin sağlanması ve bu sayede hizmet kalitemizin arttırılmasıdır.
“DÜNYADA ADIMIZDAN SÖZ ETTİRMEK İSTİYORUZ”
Ahmet Selçuk Dal kimdir? Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Ahmet Selçuk Dal: İlk, orta ve lise eğitimimi Gaziantep’te tamamladım. Bilkent Üniversitesi İşletme Fakültesinden mezun olduktan sonra Amerika’da California Üniversitesinde master yaptım. 2014 yılından bu yana Gazi Grup şirketleri içerisinde çeşitli kademelerde görev aldım. Sağlık sektöründe vermiş olduğumuz hizmetleri sürekli geliştirerek sektördeki saygınlığımızı arttırmayı hedeflemekteyiz.
Bize biraz gelecek hedeflerinizden bahseder misiniz?
Yüksek etik ve hizmet standartlarını koruyarak Türkiye’nin sağlık ve medikal ihtiyaçlarını karşılamak en büyük hedefimiz. Devamlı gelişim ve etik kurallar çerçevesinde kaliteli hizmet anlayışı bizim şirketimizin misyonudur. Sağlık Bakanlığı’nın en büyük tedarikçilerinden birisiyiz. Gazi Grup özellikle laboratuvar sektöründe adından söz ettiriyor. Türkiye’de laboratuvar sektöründe ilk 3 firmasından olan Gazi Grup, serum setleri, infüzyon pompaları, akış devreleri, peruktan setler üretimi ile medikal alanında Türkiye’nin en büyük firması olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Bundan sonraki amacımız dünyaya açılmak, Türkiye’nin yanı sıra dünyada da adımızdan söz ettirmek istiyoruz.
