Belirsizlik, hepimizin hayatının kaçınılmaz doğal bir parçasıdır. Belirsizlik çoğunlukla değişim ve öngörülemezlik gibi durumlarında sıklıkla ortaya çıkar. Belirsizlik durumu bazılarımız için aşırı kaygı verici ve bunaltıcı olabilir.
Son zamanlarda dünya hızla değişmekte, bu değişim birçoğumuz için bir belirsiz ortamı yaratmakta ve bu durum bize olumsuz duygular hissettirebilir.
Günümüzde bu belirsizlik durumu ile başa çıkmayı öğrenmek, duygusal dayanıklılığı artırmak, stresi azaltmak ve genel iyilik halini iyileştirmek için önemli bir beceri haline gelmiştir.
Belirsizliğin Yapısını Anlamak;
Belirsizlik, mevcut durum içerisinde gelecekteki sonuçları tahmin edememe durumudur.
Kişisel, çevresel, siyasi, ekonomik, sosyal, küresel değişiklikler sonrası belirsizlik durumları oluşabilir. Hastalıkları, salgınları, savaşları, çevresel felaketleri, iş kayıplarını, boşanmaları, ekonomik krizleri ve bu benzeri durumları örnek olarak belirsizlik kaynakları olarak verebiliriz. İnsan beyni alışık olduğu, deneyimlediği ve öngerebildiği bir ortam ister. Bu durum beynimizde güvende olduğumuzu hissettirir.
Yukarıda bahsettiğim, normal rutinimizin dışındaki durumlarda ise bu belirsizlik durumlarının ortaya çıkması ile stres tepkisini tetikleyerek kaygı ve olumsuz düşüncelere yol açabilir. Her birimizin belirsizliğe olan toleransı farklılıklar gösterir. Bazılarımız belirsizlikle daha rahat baş edebilirken, belirsizliğe karşı toleransı düşük olanlarımızda kaygı, stres ve endişe artışı
hissedilebilir. Bu durumda belirsizliği yönetmek kaygı, stres ve endişe seviyesinde azalmaya fayda sağlayacaktır.
Peki nasıl yöneteceğiz?
Bu belirsizliği yönetmenin pratik birkaç stratejisiyle birlikte duygusal dayanıklılığı geliştirmek en önemli yollarındandır.
Belirsizlikle Başa Çıkma Stratejileri
1. Belirsizliği Hayatın Bir Parçası Olarak Kabul Etmek
Belirsizliği yönetmenin ilk adımı, her şeyin kontrol edilemeyeceğini kabul etmektir. Bu başlangıçta zor görünse de belirsizliği kabul etmek, kişisel gelişim ve zihinsel güçlenmeye yol açabilir. Her şeyi kontrol etmeye çalışmak yalnızca hayal kırıklığı yaratır. Psikologlara göre, belirsizliği kabul etmek, bireylerin kontrol edebilecekleri şeylere odaklanmalarını sağlayarak kaygıyı azaltır.
2. Farkındalık ve Stres Yönetimini Uygulamak
Farkındalık (mindfulness) uygulamaları, meditasyon ve derin nefes alma gibi teknikler, kaygıyı azaltarak duygusal dengeyi iyileştirir. Bu teknikler, bireylerin gelecekteki varsayımsal senaryolar yerine şu ana odaklanmalarına yardımcı olur. Şu ana odaklanarak, bireyler felaket senaryoları yaratma eğilimini azaltabilir ve daha dengeli kararlar alabilir.
3. Duygusal Dayanıklılık İnşa Etmek
Dayanıklılık, zorluklarla başa çıkabilme yeteneğidir. Dayanıklılığı artırmak için olumlu bir bakış açısı geliştirmek ve zorlukları büyüme fırsatları olarak görmek önemlidir. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) teknikleri, bireylerin olumsuz düşünce kalıplarını tanımlamalarına ve bunları daha yapıcı inançlarla değiştirmelerine yardımcı olabilir. Ayrıca, güçlü sosyal ilişkiler geliştirmek dayanıklılığı artıran bir diğer faktördür, çünkü destekleyici ilişkiler stres ve belirsizliğe karşı bir tampon görevi görür.
4. Kontrol Edebileceğiniz Şeylere Odaklanmak
Belirsizlik zamanlarında, kontrol edilemeyen faktörlere odaklanmak kaygıyı artırır. Bunun yerine, bireylerin kontrol edebilecekleri şeyleri belirlemeleri daha yararlıdır. Örneğin, dış olayları kontrol edemeseniz de, bu olaylara verdiğiniz tepkiyi kontrol edebilirsiniz. Sorun çözme becerileri geliştirmek ve küçük, gerçekleştirilebilir hedefler koymak, başarı duygusu sağlayarak kişinin gücünü yeniden kazanmasına yardımcı olabilir.
5. Negatif Haber Akışını Sınırlamak
Sürekli olarak olumsuz haberlere maruz kalmak, belirsizlik duygusunu artırabilir. Haberdar olmak önemli olsa da, medya tüketimine sınır koymak da bir o kadar önemlidir. Psikologlar, haberlerden ara vermeyi ve daha olumlu veya tarafsız içeriklere yönelmeyi öneriyor. Sansasyonel haberlere daha az maruz kalmak, kaygıyı hafifletebilir ve olaylara daha dengeli bir perspektifle yaklaşmayı sağlayabilir.
6. Esnek Bir Zihniyet Geliştirmek
Esneklik, belirsiz ortamlarda başarılı olmanın anahtarıdır. Esnek bir zihniyet, bireylerin değişen koşullara uyum sağlamasına, gerektiğinde yön değiştirmesine ve alternatif çözümler keşfetmesine olanak tanır.
Yukarıdaki stratejileri yönetebilmek için öncesinde alanında bir uzman psikologdan destek almanız önemlidir.
Belirsizlikle başa çıkmayı öğrenmek, günümüzün öngörülemez dünyasında zihinsel ve duygusal iyilik halini korumak için kritik bir beceridir. Belirsizliği kabul ederek, farkındalık pratiği yaparak, dayanıklılık inşa ederek ve kontrol edilebilen şeylere odaklanarak, bireyler hayatın kaçınılmaz iniş çıkışlarını daha iyi yönetebilirler.