Gürkan KÖROĞLU yazdı…
Hayatınızda en çok vakit geçirdiğiniz kişi yani kendinizi tanımak istemez misiniz?
Çoğumuz bu sorunun çok basit bir soru olduğunu söyleyebilir.
Kendimizi Ne Kadar Tanıyoruz?
Kendimizle ilgili sorduğumuz soruların cevapları hangi yaşta olduğumuza göre farklılık gösterir.
Aynı soruya verdiğimiz cevaplar çocukken, gençken, yetişkinken, yaşlıyken yılların verdiği deneyimle genellikle doğru orantılı olarak değişiklik gösterir.
Aslında çoğu zaman kendimize sorular sormuyoruz. Soruları genelde başkalarına yöneltiyoruz. Soruları dışarı, başkasına yönelttiğimiz kadar kendimize yöneltmiyoruz.
Çoğu zaman neyi neden yaptığımızı bilmiyoruz. Bir şey neden yaptığımız, bir şeyi neden seçtiğimiz sorulduğunda yüzeysel üzerine fazla düşünmeden aklımıza gelen ilk kelimeyi söylüyoruz, örneğin istedim, doğrusu bu, böyle olmalı… vb.
Hayatta yaptığımız tercih ve çoğu şeyde olduğu gibi beynimiz kısa yollar seçiyor.
Basit seçimleri ya da eylemleri yaparken fazla düşünmeden verdiğimiz kararlar bize ciddi zararlar vermez, mutsuz olmamızı sağlamaz.
Fakat kendimize sormamız gereken en önemli sorulardan birisi “Ben kimim” sorusudur.
Hayatınızda en çok vakit geçirdiğiniz kişi yani kendinizi tanımak istemez misiniz?
Çoğumuz bu sorunun çok basit bir soru olduğunu söyleyebilir. Aslında böyle mi bir bakalım.
Anadolu’da Türkçe şiirimizin öncüsü olan tasavvuf ve halk şairi Yunus Emre’nin
“İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsin, ya nice okumaktır.” Sözü aslında bu sorunun cevabının bilmenin ilimle açıklanabilecek kadar zor olduğunu açıklamaktadır.
Kişinin kendinin kim olduğunu bilmesi tahmin edilenden çok önemlidir.
Bu sorunun cevabını bilmemiz bize hayatımızın her alanında hizmet edecektir.
Örneğin, “Ben kimim sorusu evlenmeden, evlenildiyse de çocuk yapmadan önce bu sorunun cevabı aranmalı” der çoğu psikolojik akım.
Çünkü kendimizin kim olduğunu bilmeden ilişkilerimizin sağlıklı olmasını sağlayamayız.
Başkaları ile olan ilişkimizin sağlıklı olabilmesi için önce kendimiz ile olan ilişkimizin sağlıklı olması gerekir. Kendimiz ile olan ilişkimizin iyi olması için kendimizi tanımamız gerekir.
Ben kimim? Ben bu hayattan gerçekten ne istiyorum? Şu an istediklerim ve yaptıklarımla örtüşüyor mu? gibi soruların cevaplarını bulmadan karşı tarafla ilişkimizden tam olarak ne bekliyoruz bilemeyiz.
Kendimizi tanımadan başkasınız tanımamız çok zor. “Ben kimim sorusu”; Beni bu hayatta mutlu eden ne, bu hayattan ne istiyorum, sosyal olarak ben kimim, bir eş olarak ben kimim, bir baba olarak ben kimim, bir anne olarak ben kimim, bir insan olarak ben kimim gibi birçok alt soru’nun ana sorusudur. Ben olarak bu dünyaya neden geldim, benim varlığımın sebebi nedir gibi sorular ise daha derin sorulardır.
İnsanın kendine soru sorması çok kolay değil. Soru sormak doyurucu cevap vermenin sorumluluğunu beraberinde getirir. Kendimize soru sormak istemeyiz. Kendine soru sormak cesaret işidir. Soru sorsak da bilinçaltımız kendimizi rahatsız edecek soruları seçmeyecektir ya da soruları sorduktan sonra daha derin sorular sormaya ego’muz izin vermeyecektir. Fakat kim olduğunuzu öğrenmek için kim olduğunuz ile ilgili soruları kendinize bıkmadan, korkmadan sormanız gerekiyor. Bu sorunun cevabınız almanız bir anda olmayacaktır. Bu soruyu kendinize sormadıysanız, sormaya başlamaya niyetiniz varsa sorun ve sorabildiğiniz kadar daha derin sorular sorun kendinize ta ki sorunun cevabını bulana tatmin olana kadar. Sabırla sorun, cesaretle sorun, bıkmadan sorun eğer uzun süre ilerleyemiyorsanız ve sorunun cevabını merak ediyorsanız size bu güçlü soruların sorabilecek birinden yardım alın. Özellikle size profesyonel eğitimli bir koç kendinize soramadığınız bu soruları soracak “Ben kimim?” sorusunun cevabınız bulmanızda yol arkadaşlığı yapacaktır.
Muhtemelen sorunuzun cevabını bulduktan sonra hayatınız eskisi gibi olmayacaktır. Hayata, çevrenize, ilişkilerinize bakış açınız farklı olacaktır.
Ne dersiniz siz kendinizi yeterince tanıyor musunuz? Siz kimsiniz?