Cordamed Biomedikal Mühendislik A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Volkan Uyanık ile Da Vinci Robotik Cerrahi Sistemi üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik:
Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
1999 yılından beri biomedikal sektöründe yer almaktayım. Kendi sektörünün en iyisi şirketlerin temsilciliklerinde; satış temsilciğinden klinik desteğe farklı pozisyonlarda çalıştım. Hali hazırda 2006 yılında kurulan Cordamed Biomedikal Mühendislik A.Ş.’nin ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanıyım. Ayrıca Kiypo Yüksek Teknoloji Sağlık Sistemleri A.Ş. ve Toolabs OÜ’de üst düzey yöneticilik yapmaktayım. Surgical.tv girişiminin de başında bulunmaktayım.
Türkiye Temsilciliğini yaptığınız Intuitive Surgical’in ürettiği yenilikçi yüksek teknolojiye sahip Da Vinci Robotik Cerrahi Sistemi’nden bahsedebilir misiniz?
Da Vinci Robotik Cerrahi Sistemleri cerrahinin birçok alanında kullanılmaktadır. Da Vinci Robotik cerrahide üç boyutlu, yüksek çözünürlüklü ve 16 kat büyütülerek elde edilen ve her iki göz için ayrı ayrı kanallardan hekimin gözüne ulaşan gerçek üç boyutlu görüntü sayesinde onkolojik cerrahide, sinir koruyucu cerrahide ya da lenfadenektomi yapılan hastalarda daha hassas diseksiyona imkân tanırken, aynı zamanda daha iyi kanama kontrolü ile ameliyatın uygulanabilirliğini kolaylaştırabilmektedir. Da Vinci Robotik cerrahi sistemlerinde kullanılan enstrümanlar 540 derecelik hareket kabiliyetine sahip bilekli enstrümanlar aracılığı ile cerrahın çıplak eliyle ulaşamayacağı bölgelere rahatlıkla ulaşıp gerekli müdahaleleri yapabilmesini sağlar, ayrıca el titremesinin önüne geçerek oluşabilecek komplikasyonların riskini azaltır. Yapılan kesiler, 8 mm olmasından dolayı hastalarda daha az yara izi, daha az ameliyat yeri kesi enfeksiyonu, kısa sürede iyileşme ve hastanede daha az kalış süresi avantajı sunmaktadır. Ayrıca Da Vinci Robotik cerrahi sistemine ait olan trokarların üzerindeki ‘’Remote Center’’ teknolojisi hastada yapılacak minimal kesilerin daha az ağrıya sebep olmasını sağlamaktadır. Küçük kesiler ile yapılan bir cerrahi teknik olduğu için enfeksiyon riski ciddi derecede azdır. Hasta operasyon sırasında daha az kan kaybına maruz kalmaktadır. Operasyon sonrası karın içi yapışıklığı daha az olmaktadır. Minimal invaziv cerrahi sonrası gündelik hayata daha kısa süre içerisinde döndüğü için, hasta kemoterapi veya hastalığına ek olarak tedavi görmesi gerekiyorsa bu tedavilere daha hızlı başlamasını sağlar.
25 yıl önce kullanılmaya başlanan 1. Jenerasyon Da Vinci robotunda yukarda belirtilen tüm özellikler mevcuttu. Yıllar içerisinde ileri teknolojik enstrümanlar ve görüntüleme sistemleri Da Vinci robotuna entegre edilerek daha radikal ameliyatların da minimal invaziv olarak yapılabilmesi mümkün hale gelmiştir. Bunlar görüntülemede kızılötesi ışıklı Firefly kamera ve IRIS teknolojileri, enstrümantasyonda SureForm Akıllı Stapler, SynchroSeal ve Vessel Sealer damar kapama enerji sistemleri olmuştur.
4. jenerasyon Da Vinci X ve Xi sistemlerinde standart olan Firefly floresans görüntüleme (kızıl ötesi ışık) sayesinde damar ve mikro damarlardaki kan akışı doku ve organ perfüzyonu görüntülenmektedir. Lenfatik sistem ve lenf nodlarının görüntülenmesinde kullanılarak daha fazla lenf nodu diseksiyonu yapılmasına olanak sağlamaktadır. Genel cerrahi ameliyatlarında safra yollarının ve karaciğer tümörlerinin ayırt edilmesinde, kolorektal cerrahide de kolon beslenmesinin değerlendirilmesinde kullanılır. Rahim içi ve rahim ağzı kanserlerinde kanserin yayıldığı sentinel lenf nodunu göstererek ameliyat sırasında cerrahi kararlarda kılavuzluk eder. IRIS görüntüleme teknolojisi ile ameliyat öncesi hastaların tomografi ve MR görüntüleri işlenerek hazırlanmış 3 boyutlu organ ve organ ile ilişkili damarlar ameliyat sırasında cerraha kılavuzluk etmektedir. IRIS teknolojisi ile merkezi bilgisayarlarda yer alan tomografi görüntüleri anlaşılabilir halde ameliyat sahasına Da Vinci Robotik sistemi ile cerraha taşınmaktadır.
Akıllı Stapler teknolojisi SureForm ile saniyede 1000’den fazla ölçüm yapılarak ameliyat sırasında hekime doku kalınlığına dair geri bildirim yapılmakta, uygun kalınlıkta olmayan dokuların kesilmesi önlenerek ameliyat sonrasındaki komplikasyon riski düşürülür. Ayrıca Sureform akıllı stapler teknolojisinin farklı boy ve farklı uç yapılarında olması hem doku hem de damar için uygun seçeneklerde olmasını beraberinde getiriyor. Da Vinci Robotik Cerrahi sistemine entegre damar mühürleme enerji sistemleri kısa kesi süresi ve az ısı yayılımı özellikleri sayesinde çevre dokulara etkisi minimum olmakta bu sayede ameliyat türüne göre idrar, dışkılama fonksiyonları ve cinsel fonksiyonların korunması için gerekli sinirlerin korunmasını mümkün kılmaktadır.
Hastane yönetimlerinin/klinisyenlerinin bu cihazları tercih etmelerindeki belirleyici unsurlar nelerdir?
25 yıl, 4 Jenerasyon ve bunun bilgi birikimi; Da Vinci robotik cerrahi sistemleri geliştirilmeye başlandığı zamandan bugüne tam 4 jenerasyon gelişti. Bu gelişim elbette kullanıcıların daha güncel ihtiyaçlarını dikkate alarak ve daha yüksek teknolojiye erişimlerini mümkün kılarak oldu. Da Vinci robotunun üstün teknolojisinin klinik sonuçlara yansıması ve çok daha fazla hastayı minimal invaziv cerrahinin nimetlerinden yararlanılabilir hale getirmesi hiç şüphesiz cerrahların bu robotu tercih etmelerindeki birinci sebep olmakla birlikte robota adaptasyonu çok daha hızlı hale getiren bir eğitim ve öğretim süreci ve enstrüman çeşitliliği, aynı zamanda bakım ve servis hizmetleri de hastane yönetimlerinin ve cerrahların Da Vinci robotunu tercih etmelerindeki en büyük nedenler oldu.
Yurt içi ve yurt dışındaki yaygın eğitim ağıyla cerrahlar robot eğitimlerini etkin bir şekilde tamamlayabilmekte ve yetkin şeklide Da Vinci robotu ile çok zor ameliyatların üstesinden gelebilmektedirler. Pandemi koşullarında yurt dışı uçuşlarının kapalı olduğu dönemlerde bile bu eğitimler kesintisiz sürmüş, Acıbadem Üniversitesi CASE Eğitim Merkezinde yurtiçinden hariç yurt dışından; Rusya ve Dubai’den ülkemize bu eğitimleri almak için gelen cerrahlar olmuştur. Bu zorlu pandemi döneminde bu kadar yüksek güvenlikli ortamı ve gelişmiş imkânları sunan ve ülkemizi yurtdışından eğitim için gelen hekimlere üreticimiz ile akredite bir şekilde eğitim imkânı sağlayan tüm Acıbadem Üniversitesi CASE Eğitim Merkezi yetkililerine ayrıca teşekkür ederiz.
Da Vinci robotun SimNow simülatör ve çift cerrah konsolu gibi teknolojileri bu eğitim sürecinin önemli bir parçası olmaktadır. Hekimlerin aldıkları eğitim öncesi ve sonrası robotik cerrahiye adaptasyonunu hızlandıran bu simülasyon ve çift konsol teknolojilerinin var olması hem bu adaptasyon sürecini kısaltmakta hem de sürekli bir gelişim kaydetmeleri yönünde hekimlere yardımcı olmaktadır.
SimNow Simülatör, gerçekcerrah konsolunun arkasına bağlandığında kullanılabilen taşınabilir bir bileşendir. Cerrah konsolunun ameliyat sırasında kullanımı harici herhangi bir zamanda kolayca kurulabilen bu simülatör ile cerrah dilediği zaman kendi başına çalışma imkânı bulmakta, hem teknolojiye adaptasyon süresini kısaltabilmekte hem de el becerilerini geliştirebilmektedir. Birinci nesil simülatörlerde sadece el becerilerini geliştirmeye yönelik egzersizler varken yıllar içerisinde geliştirilen teknoloji sayesinde yeni nesil SimNow simülatörlerde bazı ameliyatların gerçek doku özelliklerine ve bire bir anatomiye çok yakın bir şekilde simüle edilebilmesi mümkün olmuştur. Bu sayede cerrahlar el becerilerinin yanında cerrahi becerilerini de bu simülatör ile geliştirme fırsatı bulmuştur. Şu anda ikinci nesil simülatörde 65’den fazla beceri egzersizi ve farklı branşlarda 6 tane temel ameliyat (histerektomi, prostatektomi, lobektomi, sağ hemikolektomi ve inguinal fıtık) tanımlanmış durumdadır. SimNow simülatörün sistemle entegrasyonu sayesinde cerrahlar kendileri için kişiselleştirilmiş eğitim programı tanımlayabilmekte, sistemden gelen geri bildirimler ile el becerilerini geliştirebilmekte ve bu sayede kısa sürede çok daha başarılı ameliyatlar yapabilmektedir
Da Vinci Çift Konsol, cerrah konsolu ile birlikte kullanılabilen ikinci bir cerrah konsoludur. İkinci konsol sayesinde robotik cerrahi eğitimini yeni tamamlamış, öğrenme evresindeki vakaları esnasında, cerrahların daha güvenli bir şekilde ameliyatı gerçekleştirebilmesi için deneyimli bir robotik cerrahi hekimi ile birlikte ameliyatları yapmasına olanak sağlar. İkinci konsol sayesinde iki hekim robotun üzerinde bulunan 4 kolu birlikte kontrol ederek cerrahi operasyon yapabilmektedir. Bu dört koldan hangilerinin kontrol edileceği hekimler tarafından belirlenmekte, bazen yeni başlayan hekim her dört kolu kontrol ederken deneyimli hekim ekranda çıkan sanal belirteçlerle yeni başlayan hekime yardımcı olabilmektedir. Bu sayede tek konsol ile sadece izleyerek uzayacak öğrenme eğrisini ameliyatın farklı adımlarında farklı kolları kontrol ederek daha güvenli ve daha hızlı bir şekilde tamamlayabilmektedir.
Da Vinci robotunun 25 yıllık geçmişi ve şu an 4. Jenerasyon Da Vinci X ve Xi ile hastanelerde yer alıyor olması başarı ile tamamlamış olduğu fazlarla ölçülebilir. Elbette henüz birinci fazını bile ne sistem, ne eğitim, ne servis bakım, ne de klinik ve ekonomik kanıtı ortaya koyamamış bir ürünle karşılaştırılamayacak kadar yol almış durumdadır kullanıcılarımızın gözünde. 4. Jenerasyon Da Vinci robotları yukarda belirtilen tüm bu fazları başarıyla aşmış bulunmaktadır. Sistemin FDA onayı sonrası yapılan tüm bilimsel çalışmalarda Da Vinci robotun klinik kanıtları ortaya konmuş, satış ve servis ağı yeterliliği tüm kullanıcılar tarafından kabul görmüştür. Ülkemizde de Da Vinci robotunun üretici firması Intuitive’e ait 2 saha mühendisi yerleşik olarak çalışmakta, 7/24 servis, bakım ve yedek parça tedarikiyle kullanıcılara hizmet vermektedirler. Da Vinci robotlarında bulunan internet altyapısı sayesinde saha mühendislerimiz sistemleri düzenli olarak kontrol etmekte ve herhangi bir arıza olmadan önce bile sistemde oluşabilecek hataları yazılımsal olarak gözlemlemekte ve gerekli müdahaleleri yapmaktadırlar. Bu sayede tüm robot kullanıcılarına satın aldıkları robotu %98 çalışma zamanı garantisi sağlamaktayız.
Da Vinci Robotik Cerrahi Sistemlerinin 25 yıllık gelişimi hiç şüphesiz ekonomik olarak da hastalar, hekimler ve hastaneler için de büyük avantajlar sağlamasıyla mümkün oldu. Tamamlanmış 4 fazın hepsinde de ekonomik olarak kabul görmesi hem hastalara daha iyi bir ameliyat imkânı sunmasıyla hem de hastane masraflarının azalmasıyla mümkün olmaktadır.
Cordamed Biomedikal Mühendislik olarak bizler de Da Vinci robotunun tüm bu avantajlarını daha görünür kılmak için çalışıyoruz ve yukarda saymış olduğumuz tüm bu sebeplerle hastane yönetimleri tarafından kabul görüyoruz.
Cihazların satış aşamasında farklı alıcılara sunduğunuz farklı finansman imkanlarından bahseder misiniz?
Robotik cerrahi sistemlerinin dünyadaki ilk örneği olan Da Vinci Robotik Cerrahi Sistemleri; 25 yıllık tecrübesi ve sürekli geliştirdiği teknolojisi sayesinde müşterilerine farklı finansman/bütçe seçenekleri ile aynı cerrahi sonuca ulaşılabilecekleri sistem (fiyat) opsiyonlarını da beraberinde sunmaktadır. 4. jenerasyon ürün portföyünde yer alan DaVinci X ve DaVinci Xi modelleri modüler sistemler olup, talep edildiği takdirde bir üst sisteme geçiş avantajına da sahiptir. 4.jenerasyon sistemlerle kullanılan enstrümanların kullanım ömrünün uzatılmasıyla vaka bazında da maliyetler düşürülmüş ve robotik cerrahi ile yapılan ameliyatlar hastalar tarafından tercih edilebilir ve öncelikli hale gelmiştir. 2021 yılında Türkiye pazarında lansmanını gerçekleştirdiğimiz ‘bütçe dostu’ DaVinci X Robotik Cerrahi Sistemi ile, teknolojimizi daha fazla merkezde daha fazla hasta ile buluşturabilme imkanına sahip olduk.
Cordamed Biomedikal Mühendislik A.Ş. olarak; DaVinci X Robotik Cerrahi Sistemi’nin lansmanı sayesinde, DaVinci Xi Robotik Cerrahi Sistemi ile sunduğumuz teknoloji ve bunun sonucunda elde edilen faydayı; sağlık sektörüne, teknolojisine, cerrahların gelişimine ve sonuç olarak hastalara yansıyan tüm olumlu sonuçlar açısından değerlendirdiğimizde; aynı katma değeri daha düşük maliyetle sunabilmenin, dolayısıyla da ülke ekonomisine katkı sağlayabilmenin heyecanı ve mutluluğu içerisindeyiz.
Ürünlerinizin SGK ve özel sigortalar tarafından geri ödemesinde ya da hastalarca ödenmesinde zorluklar yaşanıyor mu? Yaşanıyorsa bunların aşılması yönünde önerileriniz nelerdir?
Özellikle sağlık turizminde robotik cerrahi alanında yabancı hastalara yüksek kaliteli klinik ve hastane hizmeti ile yüksek teknoloji ürününü bir arada sunabilme şansımız olduğundan ülkemiz adına çok mutluyuz. Robotik cerrahi sistemimizi kullanan hastanelerimizin yüksek miktarda yabancı hasta aldığını ve bu konuda ülkemizin bir çekim merkezi olduğunu biliyoruz ve bundan dolayı da mutluyuz. Yerli hastalarımız için kamu hastanelerimizde 10 yıldan fazla zamandır Da Vinci Robotik Cerrahinin tüm avantajları Kalp Damar Cerrahisinden Ürolojiye, Genel Cerrahiden Torasik Cerrahiye, Trans Oral Cerrahiden Jinekolojik cerrahiye ve Pediatrik Cerrahiden Transplantasyon Cerrahisine birçok ameliyatta Sağlık Bakanlığımız tarafından vatandaşlarımıza sunulmaktadır. Ayrıca ülkemizin önde gelen birçok üniversite hastanesinde de 10 yıldan uzun zamandır yukarıdaki tüm branşlarda hem hastalarımıza sunulmuş hem de yetişen yeni cerrahlara çağa uygun bir şeklide robotik cerrahi eğitimi veriliyor durumdadır. Kamuda yapılan bu robotik cerrahi işlemleri için SGK tarafından ayrıca ilave bir ödeme yapılmamaktadır. Ancak daha çok hastanın minimal invaziv cerrahiden faydalanmasına fırsat veren robotik cerrahinin getirdiği daha az hastanede yatış süresinden kazanılan ekstra vaka sayısı ya da normal hayata daha erken dönüp ekonomiye erken üretim katkısı sağlayan hastalar göz önünde tutularak bile robotik cerrahiye ilave ödeme yapan ve minimal invaziv robotik cerrahiyi yaygınlaşmasını teşvik eden birçok ülke bulunmaktadır. Özel sağlık sigortaları ise olaya hastanın sağlık sigorta paketi ve hastane olan anlaşmasına bağlı olarak farklı yaklaşımlar sergilemekle birlikte Da Vinci Robotik Cerrahinin hem hasta hem sisteme kısa ve uzun dönem katkılarını göz önünde tutanlar belirli bir katkı sağlamaktadır. Hastaların bilinç düzeyi arttıkça ve robotik cerrahinin avantajlarını araştırdıklarında sigorta tercihlerinde robotik cerrahi kapsamı konusunda ısrarcı olduklarını ve kapsama alan sigorta şirketlerini tercih ettiklerini biliyoruz.