GE HealthCare Türkiye, İran ve Orta Asya Genel Müdürü Mustafa Yıldırım:
“GE HealthCare olarak, yapay zekâ teknolojilerinde öncü ve lider konumdayız.”
GE HealthCare Türkiye, İran ve Orta Asya Genel Müdürü Mustafa Yıldırım ile çalışmaları hakkında bir söyleşi gerçekleştirdik:
Türkiye’nin uzun zamandır sağlık sektörünün önemli aktörlerinden olan ve yaklaşık 2 yıldır da bağımsız bir şirket olarak yoluna devam eden GE HealthCare’de neler değişti? Neleri farklı yapıyorsunuz ve önceliklerinizi nasıl belirliyorsunuz?
Bağımsız bir şirket olduktan sonra uzun vadeli büyüme planlarımız, müşterilerin ihtiyaçlarını karşılayacak operasyonel bir odağa sahip olmamız, hesap verilebilirlik ve daha çevik olmamız, farklı stratejiler geliştirmemiz, büyüme fırsatları için stratejik ve finansal esneklik sağlamamız, kendi alanında öncü katılımcılardan oluşan yönetim kurullarımız sayesinde değer yaratacak işbirlikleri ve satın almaların hızlanacağını öngörüyorduk. Yaklaşık iki yıldır da bunların gerçekleştiğine tanıklık ediyoruz. GE HealthCare olarak global stratejimizi Türkiye’de de başarıyla uygulayarak güçlü bir başlangıç yaptığımızı düşünüyorum.
2. çeyrek finansal sonuçlarımızla birlikte, global anlamda önemli gelişmeler sağladığımızı duyurduk. Çin pazarındaki zorluklara rağmen, özellikle ABD’deki sağlık sistemlerinin daha verimli ve hasta odaklı teknolojilere yaptığı yatırımlar sayesinde siparişlerde güçlü bir artış yakaladık. Bu küresel başarıyı ülkemize de yansıtarak dijital sağlık çözümleri ve yenilikçi cihazlarımızla sektöre değer katmayı sürdürüyoruz. Özellikle tedarik zincirindeki düzelmeler sonrası Türkiye’de büyümeye devam ediyoruz ve edeceğiz.
Her gün iş yapış biçimimize yön veren “lean” yani “yalın” kültürümüz ile süreçlerimizi sadeleştiriyor, maliyetleri optimize ediyor ve daha hızlı çözümler sunuyoruz. Türkiye pazarında özellikle operasyonel mükemmellik ve müşteri ihtiyaçlarına yönelik esnek stratejiler geliştirmeye öncelik veriyoruz. Çalışanlarımızdan, birer kurucu gibi davranarak hem kendi işlerine hakimiyetlerini artırmalarını hem de müşterilerimize değer yaratmalarını bekliyoruz. Bu doğrultuda uzun vadeli büyümeye katkı sağlayacak şekilde hareket ediyoruz.
Önümüzdeki dönemde Türkiye organizasyonu olarak odaklanacağımız alanlar:
Müşteri odaklılık: Türkiye pazarında güçlü iş birlikleri ve lokal çözümler sunarak müşteri ihtiyaçlarına daha iyi yanıt vermeyi hedefliyoruz.
Yalın ve disiplinli yaklaşım: Her gün süreçlerimizi daha iyi hale getirirken, inovasyonu da teşvik eden yalın bir anlayışla ilerliyoruz.
Çalışanlarımızın yetkinliklerini artırarak müşterilerimize ve hastalarımıza uygun çözümlerin daha hızlı şekilde sunulmasını ve aynı zamanda çalışanlarımızın bölgesel olarak da daha fazla sorumluluk almalarını destekleyeceğiz.
Bu stratejiler, Türkiye’deki sağlık hizmetlerinin kalitesini artırırken aynı zamanda dijital dönüşüm sürecine katkıda bulunmamızı sağlıyor. Bu yaklaşımımızla hem yerel ihtiyaçlara hızlı yanıt verebiliyor hem de global hedeflerimizi gerçekleştirmeye emin adımlarla ilerliyoruz.
Dijital dönüşümden bahsetmişken, yapay zekâ ve dijitalleşmenin sağlık sektöründe yaygınlaşması ile ilgili neler söylersiniz?
Yapay zekâ teknolojileri artık tıbbi cihazlarda sadece bir yenilik olmaktan çıktı, klinik karar verme süreçlerini ciddi anlamda hızlandıran ve optimize eden vazgeçilmez bir unsur haline geldi. Son 10 yılı, yapay zekânın sağlık sektörüne ilk adımlarını attığı ve temellerin atıldığı bir ‘başlangıç dönemi’ olarak düşünebiliriz. Ancak şimdi, ‘dönüşüm çağı’na geçtik. Bu yeni dönemde, yapay zekâ uygulamaları sağlık sektörünü yeniden şekillendiriyor ve geleceğin standartlarını belirliyor.
Özellikle son yıllarda AI destekli cihazların sayısında büyük bir artış yaşandığını hepimiz biliyoruz. Örneğin; FDA, 1995 ile 2024 yılları arasında yaklaşık 1.000 yapay zekâ (AI) özelliğine sahip tıbbi cihazı onayladı. 2015 yılında FDA sadece 6 AI cihazını onaylamışken, 2023 yılında 221 cihaz FDA onayı almıştır. 2024’te de ağustos ayında daha 107 cihaz onaylandı. Yatırım iştahının artması ve bağlantılı cihazların da artışıyla AI tabanlı çözümler yaygınlaştı. GE HealthCare olarak ürün portföyümüzü AI tabanlı teknolojilerle donatarak hastaların ve klinisyenlerin hizmetine sunuyoruz. Bununla beraber pek çok Startup firma da, tedavi süreçlerini iyileştirmek ve hastalıkların erken teşhisi için hedeflenmiş çözümler geliştiriyor.
Peki GE HealthCare’in bu gelişmelere katkısı nedir? Yeni çözümlerinizden kısaca bahseder misiniz?
GE HealthCare olarak, yapay zekâ teknolojilerinde öncü ve lider konumdayız. GE HealthCare, 2022’de MedTech Dive’ın FDA verilerini analiz etmeye başlamasından bu yana, en fazla yapay zekâ özellikli cihaza sahip şirketler listesinde 3 yıldır zirvede yer alıyor. GE HealthCare, 7 Ağustos 2024 itibarıyla 81 yapay zekâ destekli cihaz için onay aldı. Yenilikçi yapay zekâ çözümlerimizle, sağlık hizmetlerinde devrim yaratmaya devam ediyoruz.
Öne çıkan yapay zekâ ürünlerimizden biri olan AIR™ Recon DL, 2020’de piyasaya sürüldü. Bu algoritma sayesinde görüntü kalitesi artarken manyetik rezonans görüntüleme (MRI) taramalarının süresi %50’ye kadar kısaltılabiliyor. Ne mutlu bizlere ki Ekim ayı itibarıyla, bu yazılım ile dünya genelinde 34 milyondan fazla hasta tarandı. Türkiye’de de bu yazılıma sahip MRI cihazlarımızın bulunduğu pek çok özel ve kamu kuruluşu bulunmaktadır. GE HealthCare’ın vizyonu doğrultusunda, AIR™ Recon DL gelişmeye ve daha geniş klinik kapsam sunmaya devam ediyor. AIR™ Recon DL, yakın zamanda hareketten etkilenmeyen PROPELLER teknolojisini ve 3D görüntüleme yeteneklerini de içerecek şekilde genişletildi. AIR™ Recon DL’nin çığır açan başarısının üzerine inşa edilen ilk öncü derin öğrenme rekonstrüksiyon yeniliği, Sonic DL™ onun izinden ilerliyor ve MR’ı devrimleştirmeye yönelik misyonumuzu ilerletiyor.
Sonic DL™ teknolojisi, derin öğrenme kullanarak kardiyak MR tarama sürelerini %83’e kadar azaltırken tanısal kalitesini korur. Bu yenilik, hızla hareket eden anatomileri doğru bir şekilde yakalayarak iş akışını hızlandırır ve MR’da dakikaları saniyelere çevirerek CT hızında bir kardiyak görüntüleme imkânı sunar. Bu da özellikle yoğun hastane ortamlarında operasyonel verimliliği önemli ölçüde artırıyor.
GE HealthCare olarak, yapay zekâ alanındaki gelişmelerimiz, sağlık sektörünü daha verimli, doğru ve kişiselleştirilmiş hale getirmeyi amaçlıyor. Örneğin,
OMNI Legend™ 21 cm’nin, Türkiye’nin de dahil olduğu geniş bölge içinde (Rusya, Sahra Altı Afrika, Orta Doğu, Türkiye, Orta Asya ve İran) içinde ilk kurulumu ülkemizde gerçekleştirilmiş ve sistem şu anda aktif olarak kullanılmaktadır.
Kullanıcıların, iyileştirilmiş görüntü kalitesi, kantitatif güvenilirlik ve tarama sürelerinde önemli iyileşmelerden memnuniyetle söz etmeleri bizleri çok mutlu ediyor. OMNI Legend™‘in sınıfında en yüksek NEMA duyarlılığı, yapay zekâ destekli Precision DL™ gibi uygulamaları, yükseltilebilir yapısı, toplam sahip olma maliyeti avantajları ve hastaları rahatlatan gantri tasarımı, müşteri beklentileriyle örtüşerek klinik ve finansal değer yaratmaktadır.
Türkiye’deki sağlık sektörü, bu tür yenilikçi teknolojilere hızla uyum sağlıyor ve biz de bu sürece önemli katkılar sağlıyoruz. Bu başarıyla birlikte Türkiye’de dördüncü OMNI Legend™ kurulumumuzu tamamladık ve kısa bir süre içerisinde bu sayıyı 7’ye yükselteceğiz.
GE HealthCare’in yapay zekâya olan yatırımları sadece cihazlar ve teknoloji ile sınırlı değil. Aynı zamanda yapay zekâyı kullanarak büyük veri setlerini analiz ediyor ve bu sayede klinik karar verme süreçlerine değerli katkılar sunuyoruz. Bu bağlamda, sağlık hizmetlerinin daha akıllı ve verimli olmasını sağlayan çözümler geliştiriyoruz. Yapay zekânın sağlık sistemlerindeki önemi her geçen gün artıyor ve GE HealthCare olarak bu alanda sürekli olarak inovasyon yapmaya devam ediyoruz. Özetle, GE HealthCare’in yapay zekâya yaklaşımını üç ana başlık altında gruplamak mümkün; ilki; Air Recon DL™ gibi görüntüleme sürecini daha verimli hale getiren ürünler. İkincisi, çeşitli kaynaklardan veri toplayarak klinisyenlerin karar vermesine yardımcı olan yapay zekâ çözümleri. Sonuncusu ise sağlık kuruluşlarının iş akışlarını ve süreçlerini planlayabilmeleri için geliştirdiğimiz kurumsal düzeyde sistemler. Bazen bu özellikler doğrudan şirketimizin ürettiği görüntüleme cihazlarına entegre şekilde, bazen ise ayrı bir abonelik hizmeti olarak sunulmaktadır. İşin temelinde yapay zekâyla tekrarlayıcı, sıradan ve yorucu görevleri nasıl otomatikleştirebileceğimizi bulmak yatıyor.
GE HealthCare, yapay zekâ ve dijital stratejisini destekleyecek ne tür stratejik iş birlikleri yapıyor?
GE HealthCare, yapay zekâyı yalnızca teknolojik yenilik olarak değil, sağlık hizmetlerinin her aşamasına entegre edilmiş bir strateji olarak konumlandırıyor. Yapay zekâ ile yalnızca hasta sonuçlarını iyileştirmek değil, aynı zamanda operasyonel verimliliği artırmak ve sağlık profesyonellerinin iş yükünü hafifletmek amaçlanıyor. Bunun için de zaman zaman stratejik iş birlikleri ve satın almalar yapıyor ve son dönemde bu tarz iş birliklerini sıklıkla duyuruyoruz. Birkaç örnek vermem gerekirse; Caption Health, MIM Software ve BK Medical gibi yapay zekâ odaklı şirketleri satın aldık. Ayrıca GE HealthCare, NVIDIA ve Blackford gibi lider şirketlerle iş birliği yaparak yapay zekâ teknolojilerini daha geniş kapsamlı projelere entegre ediyor. Örneğin, NVIDIA ile geliştirilen SonoSAMTrack™ teknolojisi, ultrason taramalarını hızlandırarak tanı süreçlerini optimize ediyor. Blackford ile iş birliği, radyologların iş yükünü hafifletmek ve radyoloji iş akışlarını optimize etmek için yapay zekâ çözümleri sunuyor. Bu iş birlikleri sayesinde, GE HealthCare’in çözümleri yalnızca cihaz düzeyinde değil, aynı zamanda sağlık hizmetlerinin her aşamasında değer yaratıyor.
GE HealthCare Türkiye olarak TÜRKRAD Kongresi’ne katılacaksınız. Bu kongrede tanıtımını yapacağınız ürünler ve özellikleri neler?
Her yıl olduğu gibi bu yıl da TÜRKRAD Kongresi’nde GE HealthCare’in ürün portföyüne en son katılan ürünlerimizle ve çözümlerimizle müşterilerimizle birlikte olacağız. Yapay zekâ yazılımlarımızla donatılmış radyolojik görüntüleme cihazlarımızın bazılarından bahsetmek ise gerçekten heyecan verici.
ECG-less Revolution Apex™ Elite
Bilgisayarlı tomografi alanında kalp hastalıklarının teşhisinde devrim niteliğinde bir çözüm sunuyor. Kalp görüntülemesinde EKG’ye olan ihtiyacı ortadan kaldırarak süreçleri hızlandırıyor ve hasta konforunu artırıyor.
Şu anda Avrupa’da kullanılmaya başlanan zorlu BT incelemelerinde çığır açan bir çözüm olan GE HealthCare EKG’siz Kardiyak Uygulaması, tanısal EKG ve diğer monitörler takılı olarak gelen ya da sinyal paraziti nedeniyle EKG sinyalinin mevcut olmadığı komplikasyonlu yatan hastaların veya acil servis hastalarının görüntülenmesini kolaylaştırır. Hızlı kardiyak değerlendirmeye ihtiyaç duyan akut hastalar için de idealdir. EKG’siz Kardiyak uygulaması ile klinisyenler, tek bir dönüşten tam bir döngüye kadar farklı sürelerde taramalar elde etme esnekliğine sahiptir. Klinisyenlerin doz, görüntü kalitesi ve kardiyovasküler fonksiyona yönelik klinik ihtiyaçlarını, hastanın EKG sinyali olmadan karşılamasına olanak tanırken, koroner ve fonksiyonel değerlendirme için tanısal kalitede görüntüler üretir. Ayrıca cildin hazırlanması, EKG bantlarının ve topraklama kayışlarının takılması, empedans kontrolünün yapılması ve EKG izlemenin operatör konsolunda görüntülenmesinin sağlanması gibi hasta hazırlığı ile ilgili iş akışı zorluklarını da ele alarak genel inceleme süresine katkıda bulunur. Revolution Apex™ Elite BT sisteminin 160 mm’lik kapsama alanı, 0,23 saniyelik gantri dönüş hızı, SmartPhase, otomatik kardiyak faz seçimi ve SnapShot Freeze 2 (SSF2) tüm kalp hareket düzeltmesinden yararlanarak tarama öncesinde kullanıcı tarafından sağlanan hastanın kalp atış hızına ilişkin makul bir tahmini kullanarak EKG sinyali olmadan tanısal kalitede görüntüler elde eder.
SIGNA™ Champion 1.5T
Her hastaya uygun bir MR deneyimi sunan yepyeni 1.5T geniş tünelli SIGNA™ Champion, hasta konforundan vazgeçmeden üstün tanı hassasiyeti sunmak için burada.
Her hastaya, her yerde üstün tanısal doğruluğa ve ödünsüz konfora erişimi sağlama mücadelemize katılın. SIGNA™ Champion, AIR™ Recon DL ve AIR™ Coils gibi ileri teknolojilerle güçlendirilmiştir. Zorlu vakalarda bile doğal hasta pozisyonlaması sağlar. Bu çığır açan teknolojiler, yalnızca hastalar için deneyimi iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda klinisyenler ve teknologlar için de çalışma koşullarını geliştirir. Kısacası, herkes için tasarlanmış bir MR tarayıcısıdır.
Verimlilik için tasarlanan ve herkes için esneklik sunan SIGNA™ Champion, klinik önceliklerinize uyum sağlayacak yazılım ve donanım seçeneklerine sahip modüler bir tasarım sunar. Temel tarama araçlarından geliştirilmiş uygulamalar ve AIR™ Recon DL ve Sonic DL™ gibi görüntü kalitesi çözümlerine kadar çeşitli olanaklar içerir. Bu uygulamalar, sadece rutin vakaları optimize etmekle kalmaz, aynı zamanda nöroloji, kas-iskelet (MSK), kardiyoloji ve onkoloji gibi uzmanlık alanlarına da genişlemenizi sağlar. Üstelik SIGNA™ Champion, 32, 48 ve 64 kanallı konfigürasyonlarla gelir ve odaklanmak istediğiniz anatomiler ve klinik vakalar için bobin yapılandırmalarınızı optimize etme esnekliği sunar.
En son MRI teknolojisini tanıtmak veya erişimi genişletmek hiç bu kadar kolay olmamıştı. İhtiyaçlarınıza uygun esnek kurulum seçenekleri sunuyoruz. Çevre dostu, %70 daha az helyum kullanan bir mıknatıs ve gelecekteki zorlukların ötesine geçebilmeniz için ölçeklenebilirlik çözümleri sağlıyoruz. İster küçük bir muayenehaneye, ister birden fazla görüntüleme merkezinden oluşan bir ağa sahip olun, SIGNA™ Champion hızlı yatırım geri dönüşü sunar. Kompakt yapısıyla (en küçük 1.5T geniş bore sistemimiz) ve düşük enerji tüketimiyle artan emlak ve enerji maliyetlerini dengelemeye yardımcı olur.
SIGNA™ Hero 3.0T
SIGNA™ Hero, hem siz hem de hastalarınız için tarama deneyimini iyileştirir. Derin öğrenme rekonstrüksiyonu algoritmamız AIR™ Recon DL ve AIR x™ ve AIR Touch™ gibi akıllı uygulamalarımız, hem zorlu hem de rutin incelemelerin daha verimli bir şekilde tamamlanmasını sağlayarak hastalarınızın masanın üzerinde kaldığı süreyi azaltır. 70 cm geniş tünel, hastalara daha fazla alan sağlar ve battaniye tarzı benzersiz AIR™ Koillerle birlikte tarama sürecini kolaylaştırır. AIR™ Koiller ayrıca tüm vücut iş akışları için daha geniş klinik kapsama alanı sağlar. Bu da daha az ayarlama ve daha fazla klinik inceleme anlamına gelir. Ayrıca, göz yorgunluğunu azaltabilen okunması kolay, yüksek kaliteli taramalarla elde ettiğiniz görüntülerin kalitesinden daha emin olarak oluşturulan raporların daha iyi bir genel deneyime sahip olmasını sağlayabilirsiniz.
En zorlu departman programlarını bile SIGNA™ Hero ile verimli hale getirin. AIR™ Koiller ve AIR™ Recon DL, genel klinik pratiğin bir parçası olarak meme ve prostat kanseri incelemesi gibi alanlarda uçtan uca klinik çözümlere sahip olmanızı sağlar.
Klinik radyoloji uzmanlarından anında yardım almanızı sağlayan dijital ekosistemimiz Imaging 360′a da erişim sağlayabilirsiniz. Departman protokollerini sorunsuz bir şekilde güncelleyip yönetebilir ve günlük operasyonlarınızı optimize etmek için eyleme geçirilebilir bilgiler elde edebilirsiniz. SIGNA™ Hero, önceki modellerden 1,4 kat daha verimli olan akıllı magnet teknolojisini kullanır. Ayrıca %67 oranında daha az helyum kullanır ve önceki nesil magnete kıyasla 2,0 ton daha hafiftir.* Magnetlerimiz aynı zamanda GE Continuum’un™ bir parçasıdır, yani GE magnetiniz SIGNA™ Evo, SIGNA™ Continuum™ ve SIGNA™ Lift programları aracılığıyla birden fazla ürün nesli boyunca güncel kalır. Enerji tasarrufu sağlayan yerleşik uyku modu ve AIR Recon™ DL ile tarama süresini %50’ye varan oranda azaltarak güç tüketimini azaltma özelliği sayesinde SIGNA™ Hero, kullanırken kendinizi iyi hissedebileceğiniz sürdürülebilir bir yatırımdır.
LOGIQ TOTUS™
LOGIQ Totus™, performansıyla en yüksek beklentileri bile aşan kapsamlı bir ultrason çözümüdür. Yapay zekâ destekli iş akışı teknolojisi, yüksek kaliteli görüntüleme ve şık tasarımı ile baştan ayağa ultrason deneyimini yeniden tanımlar. Bu kapsamlı ultrason deneyimi, yapay zekâ destekli karar destek sistemi ve mükemmel görüntü kalitesiyle beklentilerinizi karşılayacak; ve bunu uygun maliyetle sunacaktır. cSound™ mimarisi ve teknolojisi sayesinde olağanüstü görüntü kalitesi ve bütünlük sağlar. XDclear™ gibi geniş bir prob yelpazesine sahiptir. Bu prob yüksek çözünürlüklü görüntüler sunarak klinik uzmanlık alanlarında ve bakım birimlerinde baştan ayağa uygulamaları kapsar.
2D Shear Wave Elastografi, Ultrason Kılavuzlu Attenuasyon Parametresi (UGAP) ve Hacim Navigasyonu gibi gelişmiş araçlarla klinik olarak zorlu vakalara destek olur. Yapay zekâ tabanlı karar destek sistemi olan Koios DS™ Meme ve Tiroid Asistanı’ndan destek anılabilir. Taşınabilirlik ve verimlilik için tasarlanan LOGIQ Totus, daha az kaynakla daha fazlasını başarmanıza yardımcı olur. Zaman kazandıran özellikleri arasında şunlar bulunur:
– Yapay zekâ destekli otomatik araçlar, verimliliğinizi artırır ve karmaşıklığı en aza indirir.
– Start Assistant, Scan Assistant ve Sesli Kontrol gibi ileri düzey üretkenlik çözümleri, baştan sona iş akışını kolaylaştırır ve hızlandırır.
– Hafif ve taşınabilir tasarım, batarya ile çalışabilen tarama ve kablosuz el probu ile donatılmıştır.
Türkiye genelinde, teknik servis hizmet ve çözümleriniz ile dikkat çekiyorsunuz. Müşterilerinize kalite ve süreç iyileştirmesini destekleyen ne tür dijital çözümler sunuyorsunuz?
Sağlık kuruluşları, hasta güvenliğini ve bakım kalitesini artırmak için süreçlerini ve kalite standartlarını sürekli olarak iyileştirmek zorundadır. Bu iyileştirmeler, sadece hasta memnuniyetini artırmakla kalmaz, aynı zamanda uluslararası akreditasyon standartlarına uyumu da sağlar. Örneğin, Joint Commission International (JCI) akreditasyonu, sağlık kuruluşlarının belirli kalite ve güvenlik standartlarını karşılamasını gerektirir. JCI standartları, hasta güvenliği ve bakım kalitesini artırmak için veri toplama ve performans ölçümünü zorunlu kılar. Örneğin JCI standartları arasında, hasta güvenliği ve bakım kalitesini artırmak için belirli kriterler bulunur ve bu kriterler arasında radyasyon doz yönetimi de bulunmaktadır.
GE HealthCare olarak, müşterilerimize bu gereklilikleri karşılamalarında yardımcı olan ürünlerimizden öne çıkan bir tanesi DoseWatch™’tur. DoseWatch™, hastaların maruz kaldığı radyasyon dozlarını izleyen ve yöneten bir çözümdür. Bu sistem, radyasyon güvenliğini artırmak ve gereksiz radyasyon maruziyetini önlemek için tasarlanmıştır. Bir hastane, DoseWatch sayesinde her bir hastanın aldığı radyasyon dozunu takip edebilir ve bu verileri kullanarak, radyasyon maruziyetini en aza indirmek için gerekli önlemleri alabilir. Bu, hem hasta güvenliğini artırır hem de yasal düzenlemelere uyumu sağlar.
Bir diğer dijital ürünümüz Imaging Insights™ ise sağlık kuruluşlarına görüntüleme cihazlarının performansını ve kullanımını analiz etme imkanı sunar. Bu dijital çözüm, cihazların verimliliğini artırmak ve bakım süreçlerini optimize etmek için kritik veriler sağlar. Örneğin, bir hastane, MR cihazlarının kullanımını ve performansını izleyerek, hangi cihazların daha fazla kullanıldığını ve hangilerinin bakım gerektirdiğini belirleyebilir. Bu sayede, cihazların arıza süreleri minimize edilir ve hasta memnuniyeti artırılır. Bu tarz dijital çözümler, GE HealthCare olarak sağlık hizmetlerinde kaliteyi ve verimliliği artırma konusundaki kararlılığımızı yansıtır. Müşterilerimize sunduğumuz bu yenilikçi çözümlerle, sağlık sektöründe daha güvenli ve etkili hizmetler sunmaya devam ediyoruz.