Obezite ile mücadelede sağlıklı ve yeterli düzeyde beslenme ile birlikte, kilo vermek için bireysel çaba ve enerji harcamak gerekir
Sağlık otoriteleri pandeminin başından günümüze kadar obezite ve diyabet ile ilgili durumların Kovid-19 için risk faktörleri olduğu konusunda insanları hep uyardılar. Bu uyarıları doğuran iki temel neden obezite ve diyabeti olan insanların Kovid-19 karşısında daha savunmasız olmaları ve hastalığı daha zor geçirdiklerinin görülmesi ile Kovid-19 sürecinde kapanmalar ve sosyal izolasyonların hayatımızda doğurduğu hareketsizlik ve sağlıksız beslenmeye bağlı gelişen şişmanlık ve obezite sorunudur. Pandemi sürecinde insanlar arasında en çok hissedilen hastalık ise her üç kişiden birinin yüksek kilolu, her 4 kişiden birinin ise obez olmasıydı. Çocuklardaki obezitenin ve yüksek kilo sorununun belirgin olarak ortaya çıkması ile görülen her 3 kişiden birinin obez olması ve çocukluk obezitesinin çok büyük bir tehlike olduğudur.
Kişiye özgü klinik yardım
Pandeminin doğurduğu büyük sorunların başında obezite riski ve kilo verme zorluğu gelmektedir. Obezite gelişen kişilerde diyabet ve yüksek tansiyon da insanların sağlıklarını tehdit eden ikincil sorunlar olarak karşımıza çıkmaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü halkın sağlığını tehdit eden beş temel başlık içerisinde; çocukluk dönemi obezitesi, kalp hastalıkları ve diyabetin hızlı yayılmasını işaret etmektedir. Obezite, diyabet ve başta yüksek tansiyon olmak üzere kalp hastalıkları bir yandan Kovid-19 için önemli bir risk faktörü olarak değerlendirilirken, diğer yandan insanların sağlıklarını hızla tüketen, yaşamlarındaki zamanı ve konforu çalan hastalıklar olarak karşımıza çıkmaktadır.
Birçok ikincil sağlık sorununa da neden olan obezitenin azaltılması, alınan yüksek kiloların verilmesi çok kolay bir durum olmamakla birlikte; öncelikle obezitenin önlenmesi, diğer yandan ise obeziteye neden olan bireysel faktörlerin yaşamımızdan uzaklaştırılması ile kişiye özgü klinik yardımların alınması kaçınılmazdır.
İradenin galibiyeti
Dünya genelinde, her bedenden sayısız insan pandemi sırasında ya kilo aldı ya da kilo verdi. Bazıları için artık bir ofise gitmemek, yürümek için daha fazla zaman bulmak, daha az yemek yemek ve yedikleri üzerinde daha fazla kontrol anlamına geliyordu. Ancak diğerleri için ise evde mahsur kalmak, stres, kaygı, depresyon veya sadece mutfağa yakınlık nedeniyle daha az hareket etmek ve daha fazla yemek yemek anlamına geliyordu.
Kişilerin yaşadığı koşullar ile kilo değişiklikleri yelpazesinin kişinin sağlığında ne kadar rol oynayabileceği, obezitenin nedenlerinin karmaşıklığının da büyüklüğünü düşündürmektedir. Sonuç olarak insanların kilolarını muhafaza etmek, kilo vermek çoğunlukla iradenin galibiyeti ile gerçekleşecek bir konudur.
Obezite ile mücadele
Obezite ile mücadelenin bu kadar zor olmasının bir başka nedeni de: kilo alımı genellikle yıllar içinde yavaş yavaş gerçekleşir. Obezite ile mücadelede sağlıklı ve yeterli düzeyde beslenme ile birlikte, kilo vermek için bireysel çaba ve enerji harcamak gerekir. Dolayısıyla insanların aldıkları fazla kiloları vermek konusunda motivasyonlarının ne olacaklarını birey bazında değerlendirmek kilo vermedeki başarının püf noktasıdır.
Pandemi obezitenin risklerini çok daha konuşulur hale getirse de, insanlar zaten fazla kilolu olmanın ne kadar sağlıksız olduğunu duymaya alışıktırlar. İnsanların kilo vereme korkuları kalp krizi geçirme veya yaşam tarzında belirgin bir bozulmaya neden olacak bir sorun kadar değildir.
Başarılı kilo verme isteği
İnsanlar için sıklıkla başarılı kilo verme isteğini tetikleyecek hususlar konusunda, kişisel düzeyde genellikle çok daha büyük, yaşamı değiştiren bir olay gerekebilir. Örneğin kişiye diyabet teşhisinin koyulması veya diyabetinin göz sorunlarına yol açtığının üzerinde durulması veya kişinin göz sorunları yaşaması obeziteden sıyrılmak konusunda çabaları motive edebilir. Obezite veya yüksek kilolardan kurtulma sonucunun ya da obezite ve şişmanlığın önlenmesinin; fiziksel ve sosyal sağlık ile, zihinsel sağlığın değerini insanların anlaması olduğunu bilmek gerekir.